Birleşik Krallık’taki Silverstone Pisti’ni Formula 1 araçlarıyla birebir süratte katedebilen özel bir drone geliştirildi. Dutch Drone Gods’tan bir küme geliştirici, son teknoloji eseri bir drone geliştirmek için Red Bull’un İleri Teknolojiler şubesiyle el ele verdi. Grup, yarış otomobillerini görüntüye kaydedebilmek için en az onlar kadar süratli bir drone üretmeyi amaçladı. Son teknoloji eseri, hafif aerodinamik gereçler ve bileşenler kullanarak drone’nun dizaynını bir yıl boyunca titizlikle geliştirdiler. Görev, drone uzmanı Ralph Hogenbirk’in idaresindeki bir takıma verildi. Zorlu manilerin üstesinden gelen takım, dönüş suratı, hızlanma ve yavaşlama açısından bir F1 aracıyla yarışabilecek bir drone yapmak için çalıştı. Drone’un tam güçte ve süratte 5,8 kilometrelik bir pist etrafından alev almadan uçabilmesi gerekiyordu. Birebir vakitte bu kadar yüksek süratte drone’un denetim edilebilmesi de gerekiyordu.
Performans ve dizaynda sonlar zorlandı
Ekip birinci başta, tartıdan fazla aerodinamiğe öncelik verdi. Aerodinamik verimliliği en üst seviyeye çıkararak drone’un pil ömrünü büyük ölçüde artırabileceklerini düşündüler. Ayrıyeten dayanıklılığı, mutlak azamî suratın önüne koyarak hesaplanmış bir risk aldılar. Bu gayeyle, pervaneler, bataryalar ve motorlar da dahil olmak üzere her parçayı tam kapasitesinin biraz altında çalışacak formda ayarladılar. Bunu yaparak, dronun hudutlarını aşmadan mümkün olduğunca verimli bir formda çalışmasını sağladılar.
Drone projesinin geliştirme grubu, maksatlarını gerçekleştirmek için son teknoloji eseri modülleri bulurken işin kolayına kaçmadı. Motorlar ve elektronik modüller yaygın bulunan, kullanıma hazır eserlerden temin edilse de, en yeni, piyasaya sürülmemiş donanımları elde etmek için satıcılarla yakın işbirliği içinde çalıştılar. Bu nedenle, motorların artan dönem sayısının idaresi de dahil olmak üzere projenin şiddetli spesifikasyonlarını yerine getirebildiler.
Ancak takımın dronun dış yapısını tasarlaması ve üretmesi asıl güçlü kısmı oluşturdu. Hafif fakat sağlam bir çerçeveyi titizlikle oluşturmak için hem prototipleme hem de son üretim için özel karbon CNC çalışması ve 3D baskı kullandılar.
6G kuvvete dayanabiliyor
Performans açısından muazzam kıymetlere sahip drone, 350 km/s azami hıza ulaşabiliyor. Ve yalnızca 2 saniyede 100 km/s’ten 300 km/s sürate çıkabiliyor. Böylece Formula 1 araçlarının performansına ulaşabiliyor. Karbon, cam elyaf ve 3D polimer kompozit gövdeye sahip dron bu kıymetlere ulaşırken ortalama 2-3G ile maksimum 6G kuvvetlere dayanabiliyor. Bu tıp bir çevikliğe ulaşmada yük da büyük kıymet taşıyordu. Grup, ağırlığı 1 kg’nin altında tutmayı başardı.
Ekip, ileriye dönük olarak drone’un bilhassa kamera teknolojisiyle ilgili yeteneklerini daha da geliştirmek istediğini belirtiyor. Şu anda 10 bit renk derinliğine sahip yüksek kaliteli 4k 60fps / 5k 30fps kamerayla donatılmış olsalar da, gelecekte canlı yayın yetenekleri entegre etmeyi planlıyorlar.
