Yeni datalara nazaran Mart ayı, hem hava sıcaklıkları hem de okyanus yüzey sıcaklıkları açısından global sıcaklık rekorunun kırıldığı üst üste 10. ay olarak kayıtlara geçti.
Avrupa Birliği iklim ajansı Copernicus’a nazaran, martta global ortalama sıcaklık 14,14 santigrat dereceyle şimdiye kadarki en yüksek düzeye ulaştı ve 2016’daki bir evvelki rekoru bir derecenin onda biri kadar aştı.
Mart, dünyanın fosil yakıt yakmaya başladığı ve gezegeni ısıtan tehlikeli gazların biriktiği 1800’lerin sonlarına kıyasla 1,68 santigrat daha sıcaktı.
Martta sıcaklık rekorunun üst üste 10. ayda da kırılması, bilim insanları için tasa verici bir eğilimin habercisi oldu.
Hazirandan bu yana başka birtakım aylarda daha da çok sıcaklıklar yaşanmış ve rekorlar daha büyük farklarla kırılmıştı. Marttaki rekor o kadar istisnai değildi fakat sıcaklıklar daima daha yüksek seyretmeye devam ediyor.
Copernicus’un lider yardımcısı Samantha Burgess, “Gidişat gerçek istikamette değil” dedi.
Son 10 aydır sadece yüzey hava sıcaklıkları değil, global okyanus sıcaklıkları da rekor seviyelerde seyrediyor.
Martta global deniz yüzeyi sıcaklığı ortalama 21,07 santigratla kayıtlara geçen en yüksek aylık kıymete ulaştı ve şubatta kaydedilenden biraz daha yüksekti.
Bu çok sıcaklıkların bir kısmı, Pasifik’in orta kısımlarını ısıtan ve global hava modellerini değiştiren doğal ve güçlü iklim şartı El-Nino’ya bağlanıyor.
Woodwell İklim Araştırma Merkezi’nden bilim insanı Jennifer Francis, “Ancak denizdeki yapay sıcak dalgalarla birleşimi bu rekorları çok nefes kesici hale getirdi” dedi.
Francis, El Nino’nun zayıflamasıyla birlikte, her ay global ortalama sıcaklıkların aşıldığı marjların düşeceğini söyledi.
İklim bilimciler, bu sıcaklığın büyük bir kısmının kömür, petrol ve doğalgazın yakılmasıyla ortaya çıkan daima karbon kirliliğinin yarattığı insan kaynaklı iklim krizine atfedilebileceğinde görüş birliği içinde.
Francis, “Atmosferdeki sera gazı birikintileri yükselmeyi durdurana kadar gidişat değişmeyecek. Bu da fosil yakıtları yakmayı bırakmamız, ormansızlaşmayı durdurmamız ve besinlerimizi mümkün olan en kısa müddette daha sürdürülebilir bir biçimde yetiştirmemiz gerektiği manasına geliyor.”
Bilim insanı, o vakte kadar daha fazla rekorun kırılacağını söyledi.
